.
.

Camlıkahve Ehlibeyt Mescidi'nde cuma namazı eda edildi. Cuma namazı öncesi mimbere çıkan Türkiye'deki Ehlibeyt Alimlerinin çatı kuruluşu Ehlader Genel Başkanı Kadir Akaras cemaate seslendi.

Ehlader Başkanı Kadir Akaras, İslam tarihinde önemli bir yere sahip olan hicret hakkında açıklamalarda bulundu. Akaras, hicretin, İslam'ın temel taşlarından biri olduğunu belirtti.

Akaras, "Hicret, İslam Tarihi'nin en önemli dönemlerinden biridir. Hz.Muhammed (s.a.a) Mekke'de peygamberliğini ilan ettikten sonra Medine'ye hicret etmek zorunda kaldı. Bu dönem, Hz.Muhammed'in (s.a.a) en zorlu zamanlarından biriydi." dedi.

Hicret öncesinde inanlara yönelik uygulanan ambargoya değinen Ehlader Başkanı, İslam'ın öncü kadrosundan sayılabilecek kişilerin, her türlü baskıya rağmen inancından taviz vermediğini vurgulayan Ehlader Başkanı, "Hicret, sadece fiziksel bir göç değil, aynı zamanda ilahi bir çağrının izlenmesidir. Bu süreçte, Hz.Muhammed (s.a.a) ve müminler, büyük fedakarlıklar yapmak zorunda kaldılar" şeklinde konuştu.

Ehlader Başkanı Akaras, hicret emri geldiğinde bazı kişilerin tereddüt yaşadığını belirtti. Ailelerini ve yaşamlarını geride bırakmak istemeyenler olduğuna değinen Akaras, "Bu kişiler, her türlü işkenceye karşı direnmelerine rağmen hicrete karşı farklı tepkiler gösterdiler."

Akaras, "Hicret, fiziksel ve zihinsel olarak büyük bir çaba gerektiren bir durumdur. Sevdiklerini ve alıştıkları yaşamı geride bırakarak bilinmeyene doğru adım atmak kolay değildir" diyerek hicretin zorluğuna dikkat çekti.

Ehlader Başkanı, hicret ve göç arasındaki farklar hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Akaras, "Hicret ve göç, her ikisi de insan için zorlu bir deneyimdir. Göç genellikle ekonomik ve kültürel sebepler için yapılır. Genel sebebi daha çok para kazanmak için, daha iyi yaşamak için yapılır. Hicret ise ilahi bir sebeple yapılır. Her savaşa Cidat diyemediğimiz gibi iki durum arasında bariz bir fark vardır." dedi.

Peygamberimizin yanında bulunan bazı kişilerin, hicret emri geldiğinde bu durumdan rahatsız olduklarını belirten Akaras, "O kadar işkenceye direnmelerine rağmen hicrete karşı tepki gösterdiler. 'Ailemi nasıl bırakırım?' şeklinde endişeleri oldu" diye konuştu.

Dönem şartları gereği ailelerin farklı dinlere mensup olduğuna dikkat çeken Akaras, "Herkes Hz.Muhammed'e (s.a.a) iman etmiş durumda değildi, ancak emir Allah tarafından gönderilmişti" ifadelerini kullandı.

Ehlader Başkanı, tereddüt yaşayanlar için Tevbe Suresi’nin 24. ayetinin gönderildiğini aktardı; 

 De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım-akrabanız, kazandığınız mallar, durgunluğa uğramasından endişe ettiğiniz ticaretiniz ve hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, peygamberinden ve O’nun yolunda cihaddan daha sevimli ise, artık Allah buyruğunu (kıyameti) gerçekleştirinceye kadar bekleyin. Allah günaha saplanmış kimseleri hidayete erdirmez.

Bu ifadelerin, İslam'ı savunan ve çeşitli zorluklarla karşılaşan kişilere bir hatırlatma niteliği taşıdığını belirten Akaras, "Dünya malına yönelmek, bizi takvadan uzaklaştırır ve uzun vadeli hedeflerimizden uzaklaştırır" diyerek, bu ayetin, 'iki dünya arasında arafta kalanlara' yönelik bir mesaj içerdiğini ve insanları önemli bir düşünceye sevk ettiğini vurguladı.

İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) şehadet yıldönümü

Ehlader Başkanı Kadir Akaras, İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) şehadet yıldönümü dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu.

Akaras, "İslam tarihinde çok önemli bir yeri olan İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) şehadet yıldönümünde onu rahmetle anıyoruz. İmam Cafer-i Sadık (a.s), İslam'ın fıkhi çerçevesini oluşturan en önemli kişidir. Hz. Muhammed'in (s.a.a) sünnetini ve Kur-an'ı Kerim'i temel alarak İslam'ın fıkhi metodunu şekillendirmiştir" dedi.

Ramazan Bayramı Açıklaması Ramazan Bayramı Açıklaması

Ehlader Başkanı, İmam Cafer-i Sadık (a.s) döneminde İslam fıkıh ekollerinin geliştiğini belirterek, "İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) ,öğretileri, İslam dünyasında büyük bir etki yaratmıştır. O dönemde İmam Cafer-i Sadık'ı (a.s) takip eden kişilere "Caferi" adını verdiler." şeklinde konuştu.

İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) Emevi ve Abbasi dönemlerinde yaşayarak 2 farklı güce karşı mücadele ettiğini ifade eden Akaras, "İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) öğretileri, hem Şii hem de Sünni alimler tarafından büyük bir saygıyla karşılanmaktadır. Onun derslerinde binlerce müctehid yetişmiştir" diye ekledi.

Siyonist İsrail'le ticaret 

Siyonist İsrail'le ticaretin tamamen durumlasına ilişkin açıklamalarda bulunan Ehlader Başkanı şunları kaydetti:

"Ticaret Bakanlığı, beklenen adımı attı ve halkın arzusunu yerine getirerek Gazze'ye yönelik ticareti durdurma kararı aldı. Bu kararı destekliyoruz ve her türlü ilişkinin kesilmesinin gerektiğini tekrar söylüyoruz"

Ehlader Başkanı Akaras, "STK'ların görevi budur" diyerek, gösteriler ve medya aracılığıyla halkın isteklerini gündeme getirmenin önemini vurguladı.

Akaras, "Son seçimlerde Gazze'nin etkisi büyük oldu ve alınan ticaret durdurma kararı, geç kalınmış olsa da sevindirici bir adım" diyerek, bu kararın takibinin yapılması gerektiğini belirtti.

Ehlader Başkanı, "Diplomatik ilişkilerin kesilmesini bekliyoruz. Güney Afrika ve Güney Amerika ülkelerinin bu adımı atmış olması, bizim de yapabileceğimizi gösteriyor" şeklinde konuştu.

Direniş Cephesi'nin artık sadece Gazze, Lübnan, Suriye gibi bölge ülkeleri ile sınırlı olmadığını belirten Akaras, "Fransa, ABD ve Japonya gibi ülkelerde de güçlü bir şekilde destek görüyor" dedi. Akademik kuruluşlar ve parlementoların da artık direnişin yanında olduğunu söyledi.

.
.

http://www.on4haber.com