Erbain Ziyaretinin Adabı ve Şartları (2)

.
.

Bismillâhirrahmânirrahîm

Mekke’ye, Medine’ye, Kerbela'ya, Necef’e, Kazımeyn’e, Samerra’ya, Meşhed’e ve diğer kutsal mekânlara ziyarete giden insanlar ziyaretlerin, ahkâmına, adabına, sıhhat ve kabul şartlarına riayet ederek ziyaretlerini yaparak ve sorumluluklarını yerine getirerek geri dönmüş olsalar mezkûr ziyaretler hususunda rivayetlerde belirtilen sevapları elde etmiş olarak geri dönmüş olurlar.

Döndükten sonra da amalleri ile ziyaret edilen makama aykırı olarak yaşamadıkları sürece ziyaretten elde etmiş oldukları sevaplar amel defterlerinde baki kalır. 

“Ancak ziyarete giden insan ziyaret esnasında veya sonrasında ilahi hudutlara riayet etmez ve ahlaksızlıklar yapar ise yaptığı ziyaretten sevap elde etmediği gibi günah ağırlığı ile geri dönmüş olur.”

Ayetullah Muhsin Kıraatî hacda İranlı hacılara konuşma yaparken konumuz ile alakalı ibret içerikli şöyle bir olay anlattılar; 

İsfehan’da takvalı, mümin Seyid Mustafa Behişti Nejad adında bir âlim vardı. İran İslam İnkılabından önce İsfehan’dan bir grup Kerbela’ya ziyarete gitmeye karar verdiler ve Seyid Mustafa Behişti Nejad’a bu ziyarette kendilerine rehberlik etmesini istediler. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad bu teklifi kabul etti, hanımı ile beraber mezkûr kervana katılarak kafile halinde Irak sınırına doğru hareket ettiler. Husrevi sınır kapısına geldikleri zaman Irak topraklarına giriş için pasaport işlemine başvurdular. 

Sınır çok kalabalık olduğu için Irak sınırındaki sorumlu komutan da pasaport işlemlerine yardımcı oluyordu. Pasaport mühürleme sırası Seyid Mustafa Behişti Nejad’a geldiği zaman, komutan ona yalnız mısın diye sordu. O, hayır eşim ile beraberiz dedi. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad’ın hanımının yüzü peçe ile örtülüydü. Komutan Seyid Mustafa Behişti Nejad’a, eşiniz yüzündeki peçeyi kaldırsın, pasaporttaki resim ile uyuştuğunu kontrol edeceğim dedi. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad eğer size saygısızlık olmayacak ise şuradaki bayan görevli bu kontrolü yapsın dedi. Komutan bu söze sinirlendi, bana işimi mi öğretiyorsun, hayır kendim kontrol edeceğim diye diretti. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad, eğer bayan memurunuz olmasaydı ve biz de sizin kontrol etmenizden başka bir yolun olmadığını görmüş olsaydık, o zaman kontrol etmenizde şer’i açıdan bir sakıncanın olmadığını ve sizin kontrol etmenizin caiz olduğunu kabul etmiş olurduk. Siz de Müslümansınız, biz de Müslümanız ve İslam zaruret dışında namahrem birisinin ve başkasının namusunun yüzüne bakmayı yasaklamıştır dedi. 

Komutan, ben bu sözleri bilmem ve anlamam. Onun için kendim kontrol edeceğim dedi. Kafilede bulunan ziyaretçiler Seyid Mustafa Behişti Nejad’a, bu adam inatlaştı, siz uzatmayın, müsaade edin kontrol etsin gidelim ve daha fazla burada beklemeyelim dediler. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad onlara şöyle dedi; Siz ne dediğinizin farkında mısınız!


Bu işten Allah da razı olmaz, ziyaretini murat ettiğimiz İmam Hüseyin aleyhisselam da razı olmaz. Siz bana müstehap olan İmam Hüseyin aleyhisselam ziyareti için bir harama müsaade etmemi ve harama bulaşmamı mı istiyorsunuz! Böyle bir ziyaretin bize faydası nedir! 

Ben İmam Hüseyin aleyhisselamın kalbini rencide ederek O hazretin zerihini, kapısını, türbesinin duvarını ziyaret etmeyi nasıl kabul edebilirim. Müsaade buyurun size İslam’ın bir hükmünü anlatayım; Eğer hasta bir Müslüman bayan tedavisi için bayan bir doktora başvurma imkânına sahip ise ve doktor muayeneyi hastanın bedenine dokunmak kaydıyla muayene etme durumunda olursa erkek bir doktora muayene olması caiz değildir. Bu hükmün tersi erkek için de geçerlidir.

Seyid Mustafa Behişti Nejad kafiledeki arkadaşlarına, sizler gidiniz, ben bugün burada bekleyeceğim. Nasıl olsa tağutun bu komutanın nöbeti değişecektir. Nöbeti değiştiği zaman ben sizin arkanızdan gelir, sizi Kerbela’da bulurum dedi. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad ve hanımı üç gün sınırda beklediler ve durumu fark eden komutan da inat ettiği için üç gün oradan ayrılmadı ve bir sene de burada beklesen sınırdan geçmene müsaade etmeyeceğim dedi. 

Üç gün sonra Seyid Mustafa Behişti Nejad hanımına şöyle dedi; Hanım, anlaşılan bundan fazla liyakatimiz yokmuş, gel beraberce İmam Hüseyin aleyhisselamı buradan ziyaret edelim ve geri dönelim dedi. 

Beraberce gümrük binasının dışına çıktılar, yüzlerini Kerbela tarafına dönerek “esselamu aleyke ya Eba Ebdillah’il Hüseyin” diye selam verdiler ve İsfehan’a geri döndüler.

Kerbela’ya giden kafile günler sonra ziyaretlerini tamamladılar ve İsfehan’a geri döndüler. Evlerine gitmeden önce kafile olarak topluca Seyid Mustafa Behişti Nejad’ın evine geldiler ve senin ile bir muamele yapmak için buraya geldik dediler.

Ayetullah Muhsin Kıraati şöyle dedi; Acaba Kerbela’da İmam Hüseyin aleyhisselam Seyid Mustafa Behişti Nejad hakkında onlara ne göstermişti veya onlar neler görmüştü de onunla muamele yapmak için onun evine geldiler.

Seyid Mustafa Behişti Nejad kafiledekilere nasıl bir muamele yapmak istiyorsunuz diye sordu. Onlar şöyle dediler; Bizler hepimiz bu yolculukta yapmış olduğumuz bütün ziyaretlerimizin; Kerbela, Necef, Kazımeyn, Samerra ziyaretlerimizin sevabını sana verelim sen de Kerbela’ya gitmemiş olduğun ve geri dönmüş olduğun amelinin sevabını bize ver. 

Seyid Mustafa Behişti Nejad tebessüm ederek şöyle dedi; Mümkün değil, sizin yapmış olduğunuz Kerbela ve diğer ziyaretlerinizin sevabı sizlerin olsun, bizim de Kerbela’ya gitmemiş olduğumuz amelimizin sevabı bize kalsın. Ben gitmemiş olduğum bu ziyaretten hâsıl olan sevabı dünyaya değişmem.

Devam Edecek..


Selam ve dua ile