.
.
Ehlader Araştırma Bölümü
Aklın Değeri
Kitabû’l-Akl ve Fazlih: İbn Ebû’d-Dünya, Katade’den naklettiğine göre; Lokman oğluna şöyle dedi: “Ey oğul! Bil ki, dünya ve ahirette efendiliğin zirvesi aklın güzelliğine bağlıdır. Kul akıllı olursa, kusurlarının üzeri örtülür ve kötülükleri ıslah edilir.”[1]
*
Hilyetû’l-Evliyâ: Vehb b. Münebbih’ten naklettiğine göre; Lokman, oğluna şöyle dedi: “Ey oğul! Allah hakkında tefekkür et. Zira Allah hakkında tefekkür eden kimseler akıl yönünden halkın en üstünüdürler. Şeytan, akıllı kimselerden uzaklaşıp kaçar ve onları tuzağa düşüremez.”[2]
* * *
Aklın Alametleri
Kitabû’l-Akl ve Fazlih: İbn Ebû’d-Dünya, İbrahim b. İsa’dan naklettiğine göre efendisi Lokman’a: “Senin akıllanacağını sanmıyorum.” dedi.
Lokman: “Akıllı kimse, Allah’tan korkan kimsedir.” dedi.[3]
*
İhyâu Ulûmi’d-Din: Lokman şöyle dedi: “Akıllı kimsenin ailesi içinde bir çocuk gibi sevilmesi, toplum içinde ise cömert kişiliği ile bilinmesi daha doğrudur.”[4]
*
Nesru’d-Dûrr: Lokman şöyle dedi: “Akıllı kimseye şu dört vakitten kendisini mahrum etmesi yakışmaz: Allah’a yakaracağı vakitten, kendisini hesaba çekeceği vakitten, geçiminin temini için ihtiyacı olan kazancı elde edeceği vakitten ve sadece helal lezzetle meşgul olacağı vakitten.”[5]
- - - - - - - - - -
[1]- İbn Ebü’d-Dünya, Kitabu’l-Akl ve Fazlih, s. 39, h: 33.
[2]- Hilyetü’l-Evliyâ, c. 4, s. 35. el-Bidaye ve’n-Nihaye, c. 9, s. 280.
[3]- İbn Ebü’d-Dünya, Kitabu’l-Akl ve Fazlih, s. 36, h: 95.
[4]- İhyâu Ulûmi’d-Din, c. 2, s. 67. el-Mehaccetu’l-Beyzâ, c. 3, s. 98.
[5]- Nesru’d-Dürr, c.7, s. 38.