Kur'an | Ehlibeyt

Kadir Gecesi Yeni Bir Başlangıç

.
.

Ehlader Araştırma Bölümü

Ayetullah Safi Gulpayganî

Kadir Gecesi yani bereketli bir gece, beşerin özgürleşmesi, insan haklarının ilanı, adaletle hükmetmek ve adaletin yayıldığı gece demektir.

Kadir Gecesi rahmet ve nur gecesi Kuran'ın nazil olduğu, hayırların ve saadetin taksim edildiği, rahmet ve bereket kapılarının sonuna kadar açıldığı, beşerin yeni yaşantısının başladığı, ruhen değişim yaşadığı ve insanın gerçek kemale erdiği milattır. 

Eğer Kadir Gecesi olmasaydı, bedbahtlık ve karanlıklara açılan gecelerinin sonu gelemez, insan nefsin esaretinden ve sömürgesinden kurtulamazdı. 

Gaflet uykusunda olan, fesat bataklığına saplanmış, yoldan çıkmış, sapmış olanlar Kadir Gecesi ve Kuran'ın nüzulü sebebiyle hidayete giden aydınlık yolda adım atmaya başladılar. En yüce ve en değerli ilahi kitaplar (ki sonsuza kadar insanoğlunun hidayetini garanti ederler) bu gecede ilahi bir yansımayla dünyayı şirk karanlığından, ateşperestlikten, tahrif olmuş dinlerden, Yahudilerin hurafelerinden, putperestlikten vb. kurtarıp tevhit inancının ışığı altında, tek bir yaratıcıya doğru sevk etmiştir.

Eğer Kadir Gecesi olmasaydı, İslam eşsiz ve değerli kültürü ve ahlak, irfan, fıkıh gibi nice alanlarda kendini yetiştirmiş sayısız yüce insan yetişmemiş olurdu.

Kuran'ın nüzulünden sonra beşerin kat mesafe, ulaştığı ve ulaşacağı makamların hepsi bu gecenin bereketinden ve Kuran'ın nurani kelamından kaynaklanıyor.

On dört asır boyunca Kuran'ın maarifi ışığında büyük başarılar elde edilmiş, ilim, sanat ve kültür alanında çok yol kat edilmiştir.

Bu alanlardaki ilerlemeleri daha iyi anlayabilmek için Peygambere (s.a.a) ve onun getirdiği dinin etkilerine göz atmak gerekir. Kemal yolunda ilerlemekten uzak ve aciz olanlara ve izledikleri dönemsel yolun karanlık etkilerine göz atmak gerekir.

Peygamberimizden önceki dönemlerde yaşayan insanların ilahi rıza için pek yol almadıkları aşikardır. İnsanlık kafilesi peygamberden önce yüz yıllar boyu her alanda ağır ağır yol almaktaydı. Ama insanlık on dört asırdan buyana ışık hızıyla kat edilen ilim, medeniyet ve teknolojik alanlara büyük başarılara imza atmıştır. çyle ki insanoğlunun düşünce yapısı içinde yaşadığı dünya sınırlarını aşıp diğer gezegenlere ulaşmıştır.      

İnsanlığa hem manevi yüceliği hem de maddi aleme ait ilimleri en güzel haliyle sunan Kuran-ı Kerim ve O yüce kitabın nazil olduğu Kadir Gecesi diğer gecelerden ayrıcalıklı ve önemli olduğu için ganimet sayılması gerekir. Bu gecede İslam ve Müslümanların ortak değerleri ve dertleri üzerinde iyice düşünüp çözüm yolu için Kuran öğretilerinde tefekkür etmeli, bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz. 

Bu gece uyanık kalmanın (İhya Etmek) faziletleri hakkında hadis ve dua kitaplarında belirtilen ibadetlerinden çok iyi bir şekilde istifade etmeliyiz. Kadir Geceleri öylesine eşsiz gecelerdir ki her insan Allah'ın evine misafir edilmekte, o ilahi mekana manevi bir atmosfer içerisine girilmekte ve insan O'na yakın olmanın hazzını kalbinde hissetmektedir.

Kuran, Kadir Gecesi'ni "Leyletu'l Mübareke" (bereketli gece) olarak adlandırmaktadır. Bu gecenin faziletinin ve üstünlüğünün daha iyi anlaşılabilmesi için bir sure indirilmiştir (Kadir Suresi). Kadir Gecesi o kadar değerli ve fazilettir ki bin geceden daha hayırlıdır.

Kadir Gecesinin hangi gün olduğu hususunda çeşitli ihtilaflar vardır. Ancak rivayetlerden anlaşıldığı üzere bu gecenin Ramazan ayının on dokuz, yirmi bir yâda yirmi üç 'üncü günlerinden biri olduğu ihtimalle anlaşılmaktadır.

“Cehni Rivayeti” gibi rivayetlerden anlaşıldığı üzere en güçlü ihtimal Kadir Gecesi'nin Ramazan ayının yirmi üçüncü gecesi olduğudur. Yine de diğer hadislerden çıkan sonuç şudur ki; bu üç geceden biri  (19-21-23) Kadir Gecesi'dir. 

Kesin olarak Kadir Gecesi'nin hangi gece olduğu belli olmasa bile o gecenin gizli kalmasında hiç şüphesiz bir takım maslahatlar ve gerekçeler vardır. Kadir Gecesi'nin gizli kalmasının sebebi; Müslümanlar bu ayın bütün gecelerinde ya da en azından son on gecesinde veya hiç değilse bu üç gecede ibadet ile zamanlarını geçirsin. Allah'ı bolca zikretsin, sürekli Kuran okuyup O'nun öğretileri üzerinde daha çok düşünsünler.

Müslümanlar bu bir ayı "Kuran Ay'ı" karar kılsınlar. Ramazan ayının on dokuz, yirmi bir ve yirmi üçüncü gecelerinde daha çok Kuran okuyup dua etsinler ve tövbede bulunsunlar. Bu gecelerde kendilerini düzeltmek için karar almalı ve almış oldukları kararlarda daha iradeli davranmalı, sabah ezanına kadar uyanık kalmalılar. 

Kadir Gecesi'nin hangi gece olduğunun gizli kalmasının nedenlerinden birisi de, bu önemli ve azametli gecenin zamanının belli olması demek birçok insanın ibadetlerini sadece o geceye sığdırması ve sadece o geceye önem vermesi anlamına gelecektir. Birçok insan bu geceye odaklanacak, dualarını ve ibadetlerini bu geceye ağırlık vererek yerine getirecek diğer geceleri daha hafife alacaklardır.

Kadir Gecesi'nin hangi gecede olduğu belli olmamasından dolayı müminler, bütün gecelere eşit derecede yaklaşıyor ve Ramazan gecelerinde bolca dua edip tövbe ediyorlar. Bu vesileyle ilahi rahmetten daha çok nasiplenip, daha fazla sevap elde ederek İnsanı Kamil olma yolunda bir adım daha atmış oluyorlar. 

Bu gecelerin önemli görevlerinden birisi de zamanın imamı ile ahdi yenilemektir ve bu ahit "Allahumme Kun'li Veliyyik" duasını okumakla tekrarlanmış olmaktadır. çünkü Kadir Gecesi'nin zamanın İmamıyla has bir bağlantısı vardır. O gecede melekler zamanın imamına nazil olurlar.

Kuran ve Ehlibeyt'e sığınmak ve bağlanmak demek Kadir Gecelerinde İki ağır Emanete sığınmak, yani Kuran-ı Kerim ve Adalet dağıtıcısı Zamanın İmamına sığınmak demektir. 

Ve "Sümme Evresna'l Kitabellezine… Sonra kitabı kullarımızdan seçtiklerimize miras bıraktık. (Fatır / 32)

Tevatür olan Sakaleyn hadisinden de belirtildiği üzere, zulmetten, delaletten, sapkınlıktan ancak Kuran ve Ehlibeyte sığınarak kurtulabilir.