.
.

Dünyadan göçen her bir kişinin hatıraları bir süre sonra unutulur ve öyle bir noktaya gelir ki; birkaç yıl sonra ondan geriye bir eser kalmaz. Ancak beşeriyetin yol göstericileri ve evliyalar, zahiren vefat ettikten sonra insanların kalplerinde ve ruhlarında yer almışlar ve onların ihlas ile çizmiş oldukları ilahi rota asla kaybolmamıştır. Onların çizmiş oldukları yol daima parlak ışıklar saçar ve insanlar onların nuruyla küfür ve cehalet karanlıklarından kurtulur ve saadete ulaşırlar.

.

Cefâsı, Sefâ Bahşeden Gün; Erbein

.

Her yıl tekrarlanan Muharrem ve Sefer aylarındaki Hüseyni yas merasimleri, İmam Hüseyin (a.s) ve ashabının İslam dininin ayakta kalması ve toplumda meydana gelen sapmalara karşı mücadele için gösterdikleri fedakarlıklar ve yaşadıkları acıları hatırlatan günlerdir. Bu günlerden birisi de “Erbein” günüdür.

Bilindiği üzere Erbein, İmam Hüseyin (a.s.) ve vefalı ashabının şehadetlerinden kırk gün sonra gerçekleşen ve başta şehitlerin şahı İmam Hüseyin (a.s.) olmak üzere Kerbela şehitlerinin anılarının, gittikleri yolun, davalarının unutulmayacağı mesajını nesilden nesile aktaran bir ahitleşme günüdür.

Rivayetlerde “Erbein ziyareti” imanın alametlerinden biri olarak tanıtılmaktadır. Bugünde amaçlanan hedef, Hz. Peygamber (s.a.a.) ailesinin kanları ile yazmış oldukları ilahi planın, yani Hüseyni hareketin sonsuza kadar ölümsüzleştirilmesidir.

Erbain yürüyüşü, tarih boyunca gerçekleştirilmiş güzel, etkin bir âdet ve tebliğ yöntemidir ve bunun siyasi, dini ve sosyolojik önemi ve etkisi konusunda halkın ve Ehlibeyt (a.s.) sevdalılarının daha fazla bilinçlenmesiyle, her geçen yıl daha da müreffeh hale gelmektedir. Özellikle İslam düşmanlarının bu ilahi ve hayat veren programı karartmak için tüm güçlerini kullandıkları mevcut durumda, İmam Hüseyin'in (a.s.) bu eşsiz mektebini tüm dünya insanlarına tanıtmak oldukça önemli bir vazifedir.

Hüseyin bin Ali'nin (a.s.) Aşura günü şehit edilmesini, şehitlerin hatırasını ve eserlerini Ehlibeyt (a.s.) hanedanı ve şehit aileleri canları pahasına duyurup savunmasalardı, gelecek nesiller şehadet kavramını unutacak, günümüzde İslam düşmanları tarafından ümmete unutturulan birçok İslami değer gibi şehadet kavram da yok olacaktı.

Erbain hareketini yüksek sesli bir çığlık ve eşsiz bir iletişim vesilesi olarak kabul etmek gerekir. Sadece bir şehirden veya bir ülkeden değil, farklı ülkelerden, sadece bir İslam mezhebinden değil, farklı İslam mezheplerinden ve hatta bazı İslam dışı dinlerden milyonlarca insan yürüyor. Bu durum İlahi tevhidin Hüseyni vahdet şeklinde tezahüründen başka bir şey değildir.

Hüseyni hareketin tamamında olduğu gibi Erbein’den de alacağımız çok önemli dersler vardır. Erbein’in bize öğrettiği en güzel derslerden birisi, düşmanın propaganda fırtınası karşısında hakikati ve şehadet ruhunu ayakta tutmamız gerektiğidir. Bu bakımdan, Kerbela topraklarında aşıkların Kerbela'ya doğru yaptıkları Erbein yürüyüşü, İslam dünyasının ve İslami direniş cephesi gücünün bir tezahürüdür.

Kerbela'ya, İmam Hüseyin'e (a.s.), onurun, fedakarlığın ve şehadetin zirvesine doğru yürüyen milyonların devasa toplantısından, dünyanın tüm özgür insanlarının ders alması gerekiyor. Bu hareket eşsiz ve emsalsiz bir olgudur ve bu hareket sevgi ve inanç hareketidir.

Aziz rehber İmam Hamanei'nin sözlerinde ifade ettikleri gibi;

“Erbain yürüyüşü, Şiilerin çeşitli topluluklarını tespih tanelerinin bir ipe dizilmesi gibi birbirine bağlayan cihanşümul konferanstır”.

 

Milyonların katılımı ile gerçekleşen azametli Erbein konferansı, İslam düşmanlarının planlarını etkisiz hale getirmede oldukça etkin bir role sahiptir. İslam düşmanlarının İmam Hüseyin'in (a.s) devrimci metoduna karşı gösterdikleri tepki ve tüm olumsuz propaganda çabaları göz önüne alındığında, halkın İslam düşmanlarının planları hakkında daha fazla bilinçlenmesi ve Erbein konferansının onların planlarını etkisiz hale getirmedeki rolü daha iyi anlaşılmaktadır. Bu şekilde insanlar düşmanın hareketine karşı mücadele etmeye çalışırlar. Her bir ferdin bu yolda attıkları küçük adımların aslında çok büyük bir rolü vardır.

Büyük Erbain yürüyüşü gerçekten bir olgudur, ilahi bir olgudur, manevi bir olgudur ve Allah yolunda, İslam yolunda mücadele etme düşüncesinin doruğunu ve buna katılım sağlayan herkesin bu olguları yaşama ve yaşatma hususunda hazır olduğunu gösteren bir yoldur.

Bu yolun daha etkin olması hususunda aziz Rehber İmam Hamanei şöyle buyurmuşlardır:

“Erbein yürüyüşü mümkün olduğunca verimli ve manevi hale getirilmelidir. Bu merasimin anlamını ve temasını her geçen gün geliştirmeli ve arttırmalıyız. Fikir adamları, kültür mirasçıları, kültürel ve entelektüel eylem insanları, oturup bu büyük hareket ile alakalı planlar yapmalıdırlar. Bugün her Müslümanın hedefi yeni bir İslam medeniyeti yaratmak olmalıdır. İslam milletlerinin öyle büyük kapasiteleri vardır ki, bu kapasiteler kullanılırsa İslam ümmeti izzetin zirvesine ulaşır”.

Son yıllarda insanların Erbein’de yürüme istekleri oldukça çoğalmıştır. Bu isteğin çoğalmasını etkileyen faktörler vardır. Bildiğimiz gibi Hüseyni mektep, hakikat yolunda sevginin, fedakarlığın ve cesaretin okuludur ve bu konuda İmam Hüseyin (a.s.) ve ashabı bu yolu takip eden herkese örnek olmuştur. Bu nedenle hakkı seven, toplumda adaleti uygulamak ve zulme karşı mücadele etmek isteyen herkes, bu yönde İmam Hüseyin’i (a.s) takip etme eğilimindedir.

Elbette İmamların (a.s.), İmam Hüseyin'in (a.s.) ziyaret yolculuğuna verdikleri önemi ve bu konuda bahsettikleri manevi mükâfat ve faydaları göz önünde bulundurmak gerekir. Bu sözlerin tarih boyunca insanların bu etkinliğe olan coşkusu üzerinde oldukça etkisi olmuştur.

Yukarıda arz ettiğimiz bütün hususlar göz önüne alındığında insanın aklına şöyle bir soru geliyor. Büyük Erbein yürüyüş konferansından daha fazla faydalanabilmemiz için neler yapabiliriz?

Çoğu manevi meselenin etkisinde rol oynayan şey farkındalık ve ihlastır; yani ne zaman düşünerek, hikmet bilinci felsefesiyle ibadet edersek, bundan faydalanacağımız miktar da o kadar artar. Bir eylemi değerli kılan ve o eylemin manevi meyvelerinden daha fazla yararlanmamıza yardımcı olan şey, o işi yapmaya yönelik ilahi motivasyonumuzdur.

Bu devasa Erbein yürüyüş hareketinin toplumsal düzeyde de oldukça etkileri vardır. Temelde tüm Ehlibeyt (a.s) dostlarının Hüseyni (a.s) mektebe olan ilgisi tarih boyunca Kerbela şehitleri için düzenlenen matem ve yas toplantılarına katılımdan kaynaklanmaktadır.

Bu toplantılarda söylenen değerli içerikler, toplumdaki insanlara muhtelif dini konuları anlatmakta ve tanıtmaktadır. Ayrıca İmam Hüseyin'e (a.s.) yas tutanların Erbein günleri toplu olarak yürümeleri, Şehitlerin Şahının mukaddes davasına bağlılıklarını ifade ederken aynı zamanda halk arasında propaganda, siyasi ve sosyal bir boyuta da sahip olup, yolun ve ideallerin canlanmasına büyük ölçüde yardımcı olmaktadır.