.
.
Camlıkahve Ehlibeyt Mescidi'nde cuma namazı eda edildi. Cuma namazı öncesi mimbere çıkan Türkiye'deki Ehlibeyt Alimlerinin çatı kuruluşu Ehlader Genel Başkanı Kadir Akaras cemaate seslendi.
nsanoğlunu yaşama sevk eden ve onu harekete geçiren gücün, bireyin belirlediği hedef olduğuna dikkat çeken Ehlader Başkanı, "Bu hedefler, insanın yaşama enerjisiyle dolmasına ve aktif bir yaşam sürmesine yol açar. Birey bir hedef doğrultusunda çalışmaya başlar. Harcadığı çaba miktarı, belirlediği hedefe ulaşmasını ve başarı elde etmesini sağlar." dedi.
Hayata dair belirlenen hedeflerin dünyevi yeya ruhani olmasının sonucu etkilemeyeceğini vurgulayan Akaras, Her durumda bireyin belirlediği hedefe ulaşmak için çaba göstermek zorunda olduğunu belirterek, insanın hayatına yön veren temel etkenin, hedef için çalışmak olduğunu söyledi.
Hayatın bir inanç sistemine sahip olmak olduğunu ifade eden Ehlader Başkanı, yaşamın bir hedef belirleme ve bu uğurda mücadele etme olduğunu vurgulayarak, "Bu yolda ilerleyen kişi sayısı oldukça azdır. Birçok insan, belirli bir hedef yerine doğal bir seyir ve içgüdüyle hareket eder." dedi.
İnsanlar arasında çok az sayıda kişinin hedefleri ve ideallaeri doğrultusunda yaşadığını ifade eden Akaras şunları kaydetti:
"Zamanını ve yaşamını, hedefleri uğrana feda eden kişi sayısı oldukça azdır. İnsanlık tarihinin yönünü değiştiren bireylerin hayatlarına baktığımızda, bazılarının tek başına yaşadığını, bazılarının ise toplumları tarafından dışlandığını ve hatta katledildiğini görüyoruz."
Ehlader Başkanı, hedefler ve dünya hayatı üzerine İmam Ali'den (a.s) şu hadisi nakletti:
Hidayet ve doğruluk üzere yalnızlık ve azlık sizi korkutmasın. Çünkü insanların çoğu, bir sofranın etrafında toplanıp onun için kavga ederler, ancak sofranın doygunluğu az açlığı uzundur. Azınlıkta olanlar, hakka inanan ve razı olan toplumlar, razı oldukları ve buğz ettikleri şeylerle bir arada tutulabilirler.
Makam ve mülk elde etmek uğruna mücadele etmenin, birçok değerden vazgeçmek anlamına geldiğini ifade eden Akaras, kısa süreli bir doyum sağlamak için hedeflerden ve ideallarden vazgeçmenin, ebedi hayatın perspektifinden bakıldığında yetersiz olduğunun ortaya çıktığını belirtti.
Bu noktada Semud kavminin hikayesini örnek gösteren Ehlader Başkanı, bir bireyin yaptığı yaptığı kötülüğün bütün toplumu nasıl etkilediğine vurgu yaptı. Bunun Gazze'de yaşananlarla benzer bir durum olduğu vurgulayarak, "Semud kavmi sorumluluğunu yerine getirmedi ama bizler sorumluluğumuzu biliyoruz" dedi.
Dünyanın yaratılışının tesadüflere bırakılmadığına dikkat çeken Akaras, her dönemde düzeni koruyan bir Musa figürünün ortaya çıktığını belirterek, Firavun gibi yaşayan yapıların her zaman yıkılacağını vurguladı.
İnsanların dönem dönem Yüce Allah'ın varlığı unuttuğunu söyleyen Ehlader Başkanı şunları kaydetti:
"İnsanlar bazı dönemlerde, yaşamın Yüce Allah'ın kontrolünde olmadığını düşünüp, kendi bilgi ve yönetimlerini tanrılaştırabilirler. Bu noktada, olayları anlama ve yorumlama yetenekleri zayıflar. Bu kişilere dünyanın komplike bir yer olduğunu ve bölgesel güçlerin her istediği başarıya ulaşamayacağını anlatmak ise mümkün değildir. Allah'ın egemenliği unutup, ABD ve Siyonist İsrail egemenliğini tanıyan kişilere Hamas, Ensarullah ve Hizbullah gibi güçlerin nasıl mağlup ettiğini anlatmak kolay olmayacaktır."
Suriye savaşına da değinen Akaras, işgalci güçlerin bölgeye yaptığı saldırılara karşı birlik ve beraberlik çağrısı yaptı.
Suriye'nin topraklarını savunmak için yaptığı operasyonların medya aracılığıyla "Suriye Ordusu müslümanları öldürüyor" algısına dönüştürüldüğünü vurgulayan Ehlader Başkanı, medyanın tarafları bulanıklaştırarak asılsız iddialarla bölgesel birliği bozmak istediğini söyledi.
Batı medyasının IŞİD ve El-Kaide gibi yapıları Müslüman olarak tanıttığına dikkat çeken Akaras, "Suriye devletine karşı bu ithamları kabul ederseniz Müslüman olarak kabul ettiğiniz yapı IŞİD ve El-Kaide olur." dedi.
Konuşmasının son bölümünde İran-Pakistan gerilimine değinen Akaras şunları kaydetti:
"İran ve Pakistan, uzun yıllara dayanan bir dostluğa sahiptir. Pakistan'ın eski başkanı İmran Han daha önce Pakistan sınırından İran topraklarına karşı terör saldırıları gerçekleştiğini açıklamıştı. Bu saldırılara karşı gerekli operasyonlar iki ülke arasında yürütülür. Siyasi kınamalar ise diplomatik teferruat olarak görülebilir."
Ehlader HABER