Her gelen yeni hükümet ile fikri değişen Klasik Medya yani radyo, televizyon ve yazılı basın ‘Zulüm ile abat olanın akıbeti berbat olur’ deyimiyle sonunda çöktü gitti.

Bize ne yapmamızı, ne alıp ne giymemizi ve özellikle de neyi düşünmemiz gerektiğini söyleyen bu sektör; son yıllarda Sosyal Medya’nın günbegün gücünü arttırması ile gündem belirlemede ikinci sıraya düştü.

Amerika, Mısır, Venezüella, İngiltere, İran, Kore, Türkiye, Azerbaycan… Aklınıza gelen her ülkede aynı işleve sahip olan yani hükümeti destekleyen, farklı fikir ve düşüncelerin genellikle hasıraltı edildiği televizyon ve gazeteler insanların dünyada ne olup bittiği konusunda genelde taraflı bilgi aldıkları en temel araç durumundaydı.

Yansıttıkları haberler ise elinde başka bilgi olmayan halkın gündemini pek rahatlıkla oluşturabilmekteydi. Bu gündem belirleme araçları hangi konuda ne düşüneceğimizi belirlemede maharetli oldukları için yan yana iki ülkenin ve hatta bir ülke içerisindeki iki bölgenin, aynı din ve aynı ırka mensup olmasına rağmen aynı konuda farklı düşünmelerine ve ardından âmâsız bir savaşa tutuşmalarına dahi sebep olmuştur.

Teknolojinin bir hayli ilerlemesi, hemen hemen herkesin elinde birer-ikişer akıllı telefonun olması; onlarca yıldır gündemi belirleyen geleneksel medyanın artık işlevini yitirmesi ve sonunda sosyal medyanın belirlediği gündemi kendisi için öncelik görmesi sanırız ki klasik medyanın etkinliğini yitirdiği manasına gelmektedir.

TV ve basın yoluyla değil de artık özellikle Twitter üzerinden bölge ve dünyayı ilgilendiren Donald Trump’ın Hasan Ruhani’ye yazdıkları, Putin’in Suriye’de devamlılığını koruyacağı, İşgal Rejimi’nin Körfez Arap ülkeleri ile yeni anlaşmalar yapacağı, Yemen’de işlenen insanlık suçlarının bir bir açıklanması vb. haberler bir anda gündeme oturmaktadır.

Bakın bu konuda hazırlanmış bir yazı bizlere ne diyor:

“Konvansiyonel yani anlaşmaya dayalı bir temel üzerine kurulu medya karşısında hızlı bir yükselişe geçen sosyal medya; çoklu yapısı, kullanıcılara sunduğu bireysel özgür alan ve ifade serbestliği ile hem kendi gündemini oluşturmakta hem de diğer mecraların gündemine yön vermektedir.

Çoklu yapı ile birlikte, artık sosyal medyada bulunanlar bir kamuoyu oluşturabilmekte, haberleri önem sırasına göre sosyal medya gündemine taşıyabilmekte ve ayrıca doğrudan da konvansiyonel medyanın gündemini etkileyebilmektedir.

Sosyal medya içerisinde özellikle son zamanların sosyal ağ modasında bayrağı devralan Twitter, her kesimden insan için öncelikli haber alma kaynağı olarak görülmektedir. 2006 yılının Mart ayında kurulan bir sosyal haberleşme ortamı olan Twitter; siyasilerden, iş adamlarına, ünlülerden, medya çalışanlarına kadar herkesin aktif kullandığı sosyal bir kafe olarak dikkat çekmekte, gündemin son dakikalarını ajans hızıyla vermesi bakımından da oldukça gündemi belirlemede etkendir.

İnsanlar artık 24 saat internette ve sürekli sosyal medya ortamında bulunmakta. Böylelikle her bir Twitter kullanıcısı, bir haberin kaynağı durumuna gelebilmekte, haberi kaynağından görsel, işitsel ve yazılı biçimde anında aktarabilmektedir. Dünyanın herhangi bir yerinde meydana gelen herhangi bir olaya, medya mensuplarının ulaşması ve bunu haber haline getirmesi belirli bir süre isterken, olay yerindeki Twitter kullanıcıları anında olayı paylaşmakta, twitlerle kartopu gibi bu bilgi çoğalmakta ve çığ gibi birden gündemi belirlemektedir. Hatta Twitter kullanıcılarının paylaştığı bu haberler, diğer medya uzmanları tarafından alınıp kullanılabilmektedir.”

Sözün özü Türkiye’de şu anda ayda ortalama %12’lik haber diliminin ana kaynağını Twitter oluşturmakta ve hiç şüphesiz ilerleyen zamanlarda bu oran daha da artacaktır.

Yemen’de yaşananlar konusunda sessiz kalan klasik Türk medyasının ördüğü duvarları da Sosyal Medya ile yıkmayı başardığımızı, Nijerya İslami Hareketi Lideri Şeyh İbrahim Zakzaki'nin ülkemizde gündeme girmesini, Bahreyn’deki el-Halife Hükümeti’nin yaptığı zulümlere sessiz kalamayan insanların soluğu Twitter’da aldığını unutmamak gerekir.

Haydi, bir Twitter hesabı aç ve sen de üstü örtülen gerçeklere elinden geldiğince ışık tut.