.
.
Ehlader Araştırma Bölümü
Fedakârlık
1- Fedakârlığın Fazileti
İmam Ali (a.s): Fedakârlık, yüceliklerin en üstünüdür.
İmam Ali (a.s): Fedakârlık, iyilerin huyudur.
İmam Ali (a.s): Fedakârlık, en güzel ihsan ve imanın en üstün mertebesidir.
İmam Ali (a.s): Fedakârlık, en faziletli ibadet ve en yüce efendiliktir.
İmam Ali (a.s): En üstün cömertlik, fedakârlıktır.
İmam Ali (a.s): Diğer insanlara insafla, müminlere ise fedakârlıkla davran.
İmam Ali (a.s): Yüceliklerin doruğu, fedakârlıktır.
İmam Ali (a.s): Fedakârlıkla hürler köle edilir.
* *
2- Fedakârların Fazileti
"Daha önceden (Medine'yi) yurt edinmiş ve gönüllerine imanı yerleştirmiş olan kimseler, kendilerine hicret edip gelenleri severler; onlara verilenler karşısında içlerinde bir çekemezlik hissetmezler; kendileri zaruret içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Nefsinin tamahkârlığından korunabilmiş kimseler, işte onlar kurtuluşa erenlerdir."
Ebu Hureyre: Resulullah’a (s.a.a) birisi geldi ve açlıktan şikâyette bulundu. Resulullah (s.a.a) birini eşlerinin evlerine gönderdi. Onlar, "Sadece suyumuz var." dediler. Resulullah (s.a.a), "Bu adamı kim bu gece ağırlar?" diye buyurdu. Ali b. Ebu Talib (a.s), "Ben onu ağırlarım ya Resulullah!" dedi. Fatıma’nın (a.s) yanına gidip ona şöyle dedi: "Ey Resulullah’ın kızı! Yiyecek olarak ne var?" Fatıma, "Sadece (bize yetecek) akşam yemeği var. Ama misafirimizi tercih ederiz." dedi. Hz. Ali, "Ey Muhammed’in kızı! Çocukları yatır, ışıkları söndür." dedi. Sabah olunca Ali (a.s) Resulullah’ın (s.a.a) yanına vardı ve olayı kendisine bildirdi. Çok geçmeden "Kendilerine tercih ederler…" ayeti nazil oldu.
*
Aişe: Resulullah (s.a.a) dünyadan göçünceye kadar üç gün üst üste doymadı. İsteseydi doyasıya yerdi, ama o (başkalarını) kendine tercih ederdi.(1)
*
Ebu’l-Tufeyl: Ali (a.s) bir elbise satın aldı. Ondan hoşlanmıştı. Ama onu sadaka olarak verdi ve şöyle buyurdu:
"Resulullah’ın (s.a.a) şöyle buyurduğunu işittim: Kim (başkalarını) kendine tercih ederse Allah da kıyamet günü ona cenneti tercih eder."(2)
*
İmam Cafer-i Sadık (a.s): Fatıma’nın (a.s) evinde bir miktar arpa vardı. Onunla bulamaç yaptılar. Onu iyice pişirip önlerine koydukları sırada bir fakir çıkageldi. Fakir, "Allah size merhamet etsin." dedi. Ali (a.s) kalktı ve yemeğin üçte birisini ona verdi. Çok geçmeden bir yetim geldi ve "Allah size merhamet etsin." dedi. Ali (a.s) kalkıp diğer üçte birini de ona verdi. Sonra da bir esir geldi. Esir de "Allah sizlere merhamet etsin" dedi. Ali (a.s) kalan üçte birini de ona verdi. Böylece o yemekten hiç tatmadılar. Münezzeh olan Allah, onlar hakkında bu ayetleri indirdi. Bu ayetler, aziz ve celil olan Allah için bu işi yapan herkes için geçerlidir.(3)
- - - - - - - - - - -